Çağdaş sanata ait avangard eğilimler gündelik hayatı oyuna, kentin kendisini de çekim gücü yüksek bir oyun alanına dönüştürür. Bu oyun alanı içinde yaşamın içine sızıyor olmak yaratıcı motivasyonu tetikleyen itici bir faktör haline gelirken; kente ait süreklilik, değişim ve diğer çağrışımlar sanatçı için güçlü bir çıkış noktası olarak belirir. Kentin sokaklarına sızmak, atölye dışında iş üretmek, hayata karışmak, toplumsal meselelere yakın durmak, muhalif olmak, sorgulamak, olan biteni göstermek gibi niyetlerle sanatçı tarafından ele geçirilen kent mekanı, yeni ilişki ağları örerek yeni söyleme biçimlerine kaynaklık eder. Bu metin, kent mekanı ile kurulan yeni ilişkilenme biçimlerinin izini sürerek, sanatı besleyen bir kaynak olarak “kent” e odaklanır. Bu zeminde oluşan sanat yapıtlarının beslendikleri kaynakla ilişkisini ortaya koymayı hedefler. Bu kaynağı, “kent - sanat ilişkisi” ni ele almak, aynı zamanda, 19.yy. başından itibaren okuyabileceğimiz son derece dinamik bir sürecin altını çizmek anlamına gelir. Elde edilen bulguların ortaya koyduğu; kent - sanat ilişkisinin, sanatsal üretim alanında tayin edici bir rolle güncelliğini sürdürmekte olduğudur.
Anahtar Kelimeler: Kent, Sanat, Mekan, Modernizm, Postmodernizm.
|