Toplumsal alanda yaşanan tüm değişim, dönüşüm ve travmalar insanlığın önemli bir ifade alanı olan sanatta da yerini yerini bulmuştur. Görsel kültürün en önemli sanatsal ifade aracı olarak sinema ayrıcalıklı bir şekilde söz konusu bu kırılmalara ideolojik olarak toplum üzerinde bir tasavvur alanı inşa eder. Film anlatıları işledikleri konulara içerik ve biçimsel açıdan getirdikleri tavırla, politik açıdan da bir duruş sergilerler. Toplumsal kırılma ve travmalara verilen önemli bir tepki de sessizlik söylemidir. Sessizlik, etkili bir tavır olmasına rağmen sonsuz bir sessizlik hiçbir şeye etki edememektedir. Sessizlikle söz arasındaki ilişki tam da bu çelişkiden beslenmektedir. Söz de sessizlik de birbirlerinin yokluğunda güçlenmekte ama birbirlerine dönüşmeden de bir sonuca varamamaktadır. Filmlerin ideolojik olarak anlattıkları, ister istemez toplumun ahlaki süzgecinden de geçmektedir. Bu nedenle filmin ya da yönetmenin ideolojisi kolektif ideolojiyle ilişki içerisindedir. Bu bağlamda Türk sinemasının önemli yönetmenlerinden olan Derviş Zaim’in Çamur (2003) ve Flaşbellek (2020) eserleri içerik ve biçim açısından toplumsal kırılmalara gösterdikleri tavır açısından oldukça önemli yapımlardır. Olay örgüsü ya da biçimsel açıdan Derviş Zaim’in, savaşsız bir dünya düzeni üzerinden hikâye anlatma isteği; akademik açıdan incelemeye değerdir. Çalışmada yöntem olarak ideolojik film çözümlemesi kullanılmıştır. İdeolojik film çözümlemesi filmlerde yüzeyde olanlar kadar daha örtük olan mesajlar ve anlatı öğeleriyle de ilgilenmektedir. Bu çalışma kapsamında ideolojik yaklaşım iki amaçla kullanılmıştır. Hem filmlerdeki açık ve örtük mesajların çözümlemesi yapılmış hem de filmlerin ideolojik bakışının film biçimine yansımaları ortaya konmuştur.
Anahtar Kelimeler: Türk Sineması, Derviş Zaim, Çamur, Flaşbellek
|